12 Mart 2012 Pazartesi

MANİFESTO DRAMAFON






1.Ses hep vardı, vardır ve var olacaktır.

2.İnsanın varlığı sonludur fakat insanın sesi sonsuzdur. Bu sözün dayanağı metafizik değil fiziktir.

3.Görme mekanizması yanılsamaya dayalıdır. Üç, belki de daha fazla boyutlu evreni, iki boyuta indirgeyip algıladığını sanmaktır görmek. Görsel bütün sanatlar ve teknolojiler, görme aygıtının teknik zaafları ve yanılsama üzerine kuruludur.

4.Radyo, Dramafon sanatını kitlelere değil, birer birer bireylere ulaştıran bir teknolojik aygıttır. Sesi bir insandan diğerine ileten her teknoloji, Dramafon için radyo denli değerli bir araçtır.

5.Dramafon sanatında insan; kitle, grup, müşteri, seçmen, cemaat, seyirci değil, duyan bireydir. Deneyim özgündür, biriciktir, duyanın beyninde olup biter.

6.Dramafon sanatı alınıp satılamaz. Gerçek ve sahici bir deneyim olan Dramafon sanatı, insanlara bir şey satmak için kullanılamaz.

7. Dramafon sanatı denetlenemez.

8. Dramafon, kâğıttan cenderesini kendi elleriyle yırtıp taşan şiirdir, dile gelmiş müziktir, bütün felsefi anlamlarıyla katışıksız sözdür, dram sanatını doğuran çekirdekteki özdür.

9. Dramafon çocukların, şairlerin, âşıkların, delilerin ve devrimcilerin kadim dilidir.

10.Dramafon sesin egemenliğinin parolasıdır. İşareti, duyan her kişinin aklında, kalbinde ve ruhunda biriciktir, ayrı ayrıdır.


11.Dramafon; eskiden radyo oyunu diye bildiğiniz, bugün ve gelecekte duyacağınız, sesle kurulmuş bütün dramatik sanatların ortak adıdır.




                                                                                            Kıvanç NALÇA
                                                                                                   2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...